Page 13 - Kravat Fanzin Ocak 2016 Sayısı
P. 13
Tepelere doğru tek ba ına kayaları yuvarlayan adamı, ne
çok çile çekmi ti! Zaman parçalı bir bulut gibi geçiyor ve
sen istedikçe ben durmadan anlatıyorum. Atina’ya neden
Atina denildiğini nereden bilecektin eğer o gece orada, nasıl
desem, her ey gibi durmasaydın? Ho una gidiyor çünkü
çok konu kan değiliz genelde. Sanırım sesimi duymak
istiyorsun. Benim için seni sevmek, ertesi gün sana anlata-
cak yeni hikâyeler dü ünmekle e değer anlamlar kazanıyor.
Ağlıyorsun yalvarır gibi. Bana değil; evrene, yaratılı a, son-
rasızlığa, ba kala maya yalvarıyorsun. Sormadın ya, içim-
deki ilk kara delik i te o an açılıyor. Yutuyorum gözya larını
sanki hiç orada olmamı lar, hiç yanağıma değmemi , sanki
hiç tatmamı ım gibi. Sen bana kaç ki i olduğumu soruyor-
sun ya da kaç güzellik ta ıdığımı; bense seni ve seninle
beraber gelen, adına geçmi dediğimiz ağırlığın her bir
zerresini yutup, sana kocaman hiçlikler armağan ederken,
inan ki bir parçamı da Yoğurtçu Parkı’nda bırakıyorum.
Yalnız bir anlamı vardı adımın ve kıyısında senin
güzelliğini ta ırdı. Beni unut, tekrar hatırla. İçime bak ve
kanımda dola . Bilinmek istemenin ilkelliğinde uyan be-
nimle. Gözünü yeniden aç ve gördüklerini anlat; bu kez
sesin içimde bir çocuk çığlığı gibi yankılanacak. Çünkü
yalnız bir anlamı yoktu artık yarımdan öte alınamayan
nefesime katlanmanın.
11