Page 17 - Kravat Fanzin Mart 2016 Sayısı
P. 17
Üçüncü bölüm: İslami usullere göre yalnızlığa kesilmek
Yaklaşık yarım saat önce Adem’in babadan kalma iki
artı bir evinin salon penceresinden ufacık gözlü, kanatları
alacalı kahverengi bir kuş girdi. Evin tekli koltuğunun
ucuna iş görüşmelerinde dik durmaya çalışan ancak bu
yüzden koltuğa asla olması gerektiği gibi oturamayan aceleci
prezantabl üniversite mezunları gibi tünedi. Gözleri hiçbir
şey aramayan ifadeler takınmıştı. Ne bir parça ıslak ekmek
ne de su… Üstelik tek kelime ötmüyordu da. Adem ise
bacaklarını hemen karşısındaki ikili koltuğa uzatıp, kafasını
sağa doğru, yani kuştan tarafa çevirdi. Yarım saattir kuşu
izliyordu. Bu süre zarfında kuş on yedi kez (beş tanesi seri
şekilde) gözlerini kırptı. Pürüzsüz, Temmuz güneşi gibi
parlayan gagasını dört defa aralayıp tekrar kapattı ki bu
Adem’in de dört defa neredeyse kalp krizi geçirmesine
neden olacaktı. Adem kuşu ürkütmek istemediği için ağzını
açmadı, hatta ayak başparmağını dairesel biçimlerde oynat-
masından ve kalbinin göğsüne yaptığı baskıdan ziyade
hareketsizdi. Ağzından çıkabilecek en ufak bir söz ya da
yapacağı ani bir hareket kuşu geldiği ya da henüz hiç
gitmediği yerlere uçurabilirdi. En sonunda sessizliği bozan
yine kuş oldu. “Olmuyor Adem” dedi. “Ayrılmak
istiyorum.”
Önce oturduğu yerden doğruldu Adem. Geçen
sürede ilk kez gözünü başka tarafa çevirmişti. Bir şey
söyleyecek insanların takındığı düşünüyormuş havasını
ustaca oynadı.
14